28 Şubat Sivil Savunma Günü - Törehan Günlükleri

popüler yazılar

Home Top Ad

Post Top Ad

2 Şubat 2025 Pazar

28 Şubat Sivil Savunma Günü

“ Sivil savunmasız yurt savunması olmaz.” 

 Sivil Savunma, savaş sırasında saldırılara karşı, barış zamanı ise her türlü doğal afet ve büyük felaketlerde halkın can ve mal kaybını en aza indirmek için yapılan silahsız, koruyucu ve kurtarıcı önlem ve çalışmalar bütünüdür. Bununla birlikte faaliyet gösteren tüm resmi ve özel kurum, kuruluş ve tesislerin korunması, devamlılığını sağlayacak her türlü tedbirin alınmasıdır. Vatandaşlarımızın da gerekli bilinci kazanarak bu çalışmaları desteklemesi aynı zamanda halkın ihtiyaçlarının karşılanması ve moralinin yüksek tutulması için tüm çalışmaları içermektedir. Türk Dil Kurumu tarafından ise “Barışta doğal afetlere karşı, savaşta sıcak çatışma içinde sivil halkı korumaya yönelik önlemler bütünü” olarak tanımlanmaktadır



Sivil Savunmanın Tanımı 

 7126 sayılı kanunun 1. Maddesinde; “düşman taarruzlarına, tabii afetlere ve büyük yangınlara karşı; halkın can ve mal kaybının asgari halde indirilmesi, hayati öneme haiz her türlü resmi ve hususi tesis ve teşekküllerin korunması ve faaliyetlerinin idamesi için acil tamir ve ıslahı, savunma gayretlerinin sivil halk tarafından azami surette desteklenmesi ve cephe gerisi maneviyatının muhafazası maksadıyla alınacak her türlü silahsız, koruyucu ve kurtarıcı tedbir ve faaliyetleri ihtiva eder.” Şeklinde tarif edilmektedir

Sivil Savunmanın Tarihçesi 

Yurdumuzda sivil halkın korunmasına ilişkin önlemlerin başlangıç tarihi 1928 olup, bu yılda “Cephe Gerisinin Havaya Karşı Müdafaa, Muhafazası” adı altında bir Talimname çıkarılmıştır. Bundan sonra çeşitli idari düzenlemelerle yürütülen hizmetler 1938 yılından itibaren 3502 sayılı Pasif Korunma Kanunu ile yerine getirilmeye çalışılmıştır. 

 II. Dünya Savaşı sırasında kullanılan uçakların ve silah menzillerinin cephe gerisine kadar uzanması nedeniyle bu savaşta sivillerin gördüğü zayiat ve ekonomik tesislerin uğradığı hasarlar dikkate alınarak, Türkiye'nin 1952 yılında NATO üyeliğine kabulünden sonra, 1959 yılında bugünkü Sivil Savunma teşkilat ve faaliyetlerini düzenleyen “Sivil Savunma Kanunu” yürürlüğe konulmuştur.

Sivil Savunmanın Ortaya Çıkışı 

 1.ve 2. Dünya Savaşlarında savaş meydanlarında birçok insan öldüğü gibi cephe gerisinde de sivil halkta can kaybının olduğu gözlemlenmiştir. Örneğin 2. Dünya Savaşında 10 milyon can kaybının %52 sini askerler oluştururken %48 ini ise savaş meydanları dışında kalan halkın oluşturduğu görülmektedir.

1.Dünya Savaşından sonra birçok sivil halkı korumak için “ Pasif Koruma ” adı altında bu çalışmalara başlamıştır. İlk çalışma İngiltere’de 1924 yılında “Hava Baskınlarına Karşı Alınacak Tedbirler Komitesi” olarak başlatılmıştır. Rusya 1931’de, Norveç 1936’da, Belçika 1937’de, Fransa ve Danimarka 1938’de, Hollanda 1950’de, Almanya 1951’de, İtalya 1956’da bu çalışmalara başlamıştır. ABD de ise çalışmalar daha yeni tarihlerde olmasına karşın çok fazla savaşa girmedikleri için oldukça fazla mesafe kaydetmiştir

 Ülkemizde ise ilk çalışma 1928 yılında Genel Kurmay Başkanlığı tarafından “Cephe Gerisinin Havaya Karşı Müdafaa ve Muhafazası” talimatnamesinin yayınlanmasıyla başlamıştır. 1931’de “Hava Taarruzlarına Karşı Pasif Koruma” şeklini almıştır. 1938’de 3502 sayılı “Pasif Korunma Kanunu” yayınlanmış, illerde müdürlükler kurulmuştur. 28 Şubat 1959 tarihinde 7126 sayılı “Sivil Müdafaa Kanunu” yürürlüğe girmiş daha sonra 586 sayılı KHK ile “Sivil Savunma Kanunu” olarak değiştirilmiştir. 29 Mayıs 2009 tarih ve 5902 sayılı “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri” kanunun yayınlanması ile 17 Haziran 2009’da Sivil Savunma Genel Müdürlüğü kapatılmış ve tüm yetki ve sorumlulukları Afet ve Acil Durum Başkanlığı’na (AFAD) devredilmiştir


Sivil Savunmanın Önemi 

 Teknolojini ilerlemesiyle birlikte günümüzde olan ve gelecekte olabilecek savaşların tüm ülke unsurları ile topyekün olacağı açıktır. Bu tür savaşlarda düşmanın savaş gücünü ezmek için insan gücünü ve sanayi gücünü yok etmek gerekir. Yani sivil vatandaşlar ve onlar tarafından çalıştırılan tüm resmi ve özel sanayi ve endüstriyel kurum ve kuruluşların hedef alınacağı bellidir. Barışın hakim olduğu ve afetlerin olmadığı dönemlerde güçlü bir Sivil Savunma örgütlenmesi kurulamazsa, savaş zamanında ve herhangi bir afet durumunda oluşacak zararların oranını artacaktır.

Ülkemizde Sivil Savunma 

 1- 1928 yılında Genelkurmay Başkanlığınca yayınlanan “cephe gerisinin havaya karşı müdafaa ve muhafazası” adlı talimnamesi 

 2- 1931 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile kabul edilen “milli seferberlik talimnamesi”nin II. Kısmı olan “hazar ve seferde havaya karşı koruma talimatı”. 

 3- 1937 yılında 3231 sayılı kanunla, yurdun hava tehlikesine karşı korunması ve hizmetlerin tek elden yönetilmesi amacıyla genelkurmay başkanlığına bağlı “hava müdafaa genel komutanlığı” kurulması. 

 4- 1938 yılında 3502 sayılı “hava taarruzlarına karşı koruma kanunu”. 

 5- 1941 yılında 3992 sayılı kanunla “pasif korunma teşkilleri” kurulması. 

 6- 1944 yılında 4656 sayılı “şehir, kasaba ve köylerin lüzumunda tahliye ve seyrekleştirilmesi kanunu”. 

 7- 1950 yılında 5593 sayılı kanunla kara kuvvetleri komutanlığı bünyesinde ilk defa sivil savunma şubesi kurulması. 

 8- 28 şubat 1959’da 7126 sayılı “sivil müdafaa kanunu”. 

 9- 7126 sayılı kanun ve 3152 sayılı “içişleri bakanlığı teşkilat ve görevleri hakkındaki kanun”la sivil savunma hizmetlerinin teşkilatlandırılması. Yönetimi, eğitimi, denetimi, koordinasyonu, görev ve sorumluluğu içişleri bakanlığına verilmiş ve bu hizmetlerin yürütülebilmesi için bakanlığa bağlı sivil savunma genel müdürlüğü kurulmuştur. 

 10- Sivil savunma genel müdürlüğünün 81 il ve 454 ilçede teşkilatı kurulmuştur. Teşkilatı olmayan ilçelerde sivil savunma hizmetleri ilçe yazı işleri müdürlükleri eliyle yürütülmektedir.

Sivil Savunmanın Amaçları 

 Halkın can ve mal kaybının en az düzeye indirilmesi, 

 Hayati önemi olan her türlü resmi ve özel kurum ve kuruluşların korunması, 

 Bu kurum ve kuruluşların etkinliklerinin sürdürülmesi için ivedi onarım ve yenileştirmenin yapılması,

 Savunma çabalarının sivil halk tarafından en geniş ölçüde desteklenmesi, 

 Cephe gerisi moralinin korunması.


2009’da AFAD bünyesine katıldı 

 Sivil Savunma Teşkilatı, 2009 yılında İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı bünyesine katıldı. Sivil savunma hizmetleri bu tarihten beri doğal afetlere karşı arama ve kurtarma çalışmaları da yapan AFAD bünyesinde yürütülüyor. AFAD, yaklaşık 7 bin 500 civarında personeli ve 25 bini aşkın gönüllüsü ile özellikle deprem, sel, heyelan gibi doğal afetler sonrasında arama, kurtarma çalışmaları ve yardım faaliyetleri yerine getiriyor.

Kaynakça 

 https://www.trthaber.com/haber/yasam/28-subat-sivil-savunma-gunu 

 https://www.sozcu.com.tr/sivil-savunma-gunu-nedir-28-subat-sivil-savunma-gunu-nasil ortaya-cikti 

https://batman.edu.tr/images/files/%C4%B0dari%20Birimler/%C4%B0dari_Mali_ DB/Sivil_Savunma_Belgeler/Sivil_Savunma_Tanimi.pdf https://es.pinterest.com/pin 

 https://www.sorubak.com/sivil-savunma-gunu-ile-ilgili-ozlu-sozleri 

https://feriduntumermtal.meb.k12.tr/icerikler/28-subat-sivil-savunma-gunu


Hazırlayan: 

 Ecrin Duru Kurt 

 Ela Eylül Barut

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Post Bottom Ad